Nedir bu cürmü vebâlin pervâsız kanat açışı
Nedir bu zümreyi hakîrden İslâmların kaçışı
Münkire fırsat vermeyi, fitneyi teşvike âmil
Neresindedir KUR'ÂN'ın, kıldın memlekete şâmil
Ne örf, an'ane kaldı, döndün soyulmuş yumurtaya
Hem de ne azimlisin sen döndürmek için hatâya
Ayrıldı zirve-i hakîkat, kaldın eteklerinde
Terkinden bu kovanı, kalmadı bal peteklerinde
Bu korkunç hicret yüzünden örümcek yaptı yuvayı
Ne fecî âkıbet ki, ona terk ettin bu sarayı
Oldun fikrine zebûn bilmem ki ne gördün de garbin
Dön vatan-ı aslına, acısı bitmemiştir harbin
Hükümrân olduğun sarayın onlardı memlûkları
Ne yazık doldurdun saraya sayısız mahlûkları
Hem bu sarayın sâhibi, gerçek efendisi sensin
Sen iken sâhib-i hakîkî, nasıl benimdir desin
Utanç vermiyor mu bu hâl, sen gibi necîp millete
Ne kadar tahammül gösterdin böyle leşten sıklete
Kalk ecdâdı îmân ile, şaşırsın şu yalancılar
Çekilsin îmânlı ülkenden sahtekâr pehlivanlar